Libya gibi dış politika konuları öne çıksa da siyasetin merkezi Ankara'da bugünlerde başka heyecan yaşanıyor.

Partiler kıpır kıpır... Aday adaylarının müracaatları sona erdi. AK Parti aday namzetleriyle mülakat yapıyor, CHP ve MHP ise aday adaylarının dosyaları üzerinde inceleme yapmaya başladı. En yoğun ilgi seçimin favorisi AK Parti'ye; rakam 6 bine yaklaştı. 800 dolayında kadın var. Başbakan 'kadın vekil sayısında artış olacağı' vaadinde bulundu. Silahlı saldırı sonucu ağır yaralanan İbrahim Tatlıses, başvurusunu kendisini ziyareti sırasında bizzat Başbakan Erdoğan'a yaptı.

Başbakan, Tatlıses'in adaylığı konusunda renk vermedi, sadece 'başvurusunu aldım' demekle yetindi. Kuşkusuz karar sürecinde sadece siyasi değil, sağlığı da dikkate alınacak. Milletvekili başvurusunda CHP ve MHP'ye de ilgi fena değil.

Daha önce DYP'den aday olan, ismi sürekli merkez sağın lider adayları arasında geçen Ergenekon sanığı Mehmet Haberal önce CHP'ye üye oldu ardından aday adaylığı için dosya verdi. Süheyl Batum da merkez sağı düştüğü yerden kaldıracak isimlerden biriydi, şimdi siyasi geleceğini CHP'de arıyor. CHP'de Hüsamettin Cindoruk'un adına da rastlanıyor. Tek başına değil, üç dört kişilik ekiple CHP'ye katılacağı ve milletvekili listesinde yer alacağı kulislerde dolaşan söylentilerden.

Bitmedi, Mesut Yılmaz da umudunu CHP'ye bağlayanlardan... Kendisi oradan aday değil, aktif siyaseti bırakacak. Siyaset onu çoktan bıraktı. Ama tam pes etmiş değil. Rize listesi için isim önerisi var, kabul görmesi durumunda CHP için çalışacak. Şu manzaraya bakın, CHP halkın tasfiye ettiği merkez sağ siyasetçilerin sığınağı haline geldi. Hüsamettin Cindoruk'tan Mesut Yılmaz'a, sağ siyasetçiler CHP'ye yöneldi. Yarın Süleyman Demirel de benzer mesajlarla ortaya çıkarsa sürpriz olmaz. Seçimin en ilginç ailesi Haberal'lar olacak... Neden mi? Hatırlanacaktır, Mehmet Haberal'ın oğlu son kurultayda MHP yönetimine girdi. Her ikisinin de milletvekili listesinde yer bulması yüksek ihtimal. İster misiniz aynı şehirden olsunlar... Baba-oğul karşı karşıya...

Silivri'den Tuncay Özkan da CHP'ye milletvekili adaylığı için başvurdu. Özkan, Yeni Parti'nin genel başkanı değil mi? Kendi partisi varken niye başka partiye müracaat ettiğini anlayabilmiş değilim. Acaba iki partinin seçim işbirliği mi söz konusu olacak? CHP'den olumlu cevap alamaması durumunda Tuncay Özkan'ın kendi partisinden değil 'bağımsız adaylığı' da güçlü olasılıklardan...

Milletvekilliği için CHP'nin kapısını çalan Ergenekon sanığı aday adaylarının sayısı epey kabarık... Hepsini aday yapması CHP için büyük risk. Partinin kafası karışık... Kemal Kılıçdaroğlu'nun dün Akşam'a söylediği şu sözler bu konudaki kafa karışıklığını bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor: "Ergenekon tutuklularının aday olmasını isteyen de var, istemeyen de... Mutlaka olmalı, diyen de; parti zarar görür, diyen de var. Arkadaşlarla durumu değerlendireceğiz. Tepki geldi yapmayalım ya da istek var yapalım, şeklinde çok önyargılı değiliz."

Tamam, Parti Meclisi'nde müzakere edilecek de son sözü kim söyleyecek? Kılıçdaroğlu değil mi? CHP lideri iki farklı düşünceyi nasıl karara dönüştürecek? Her iki düşünceyi de memnun etmek mümkün olmadığına göre sonunda CHP'de bir Ergenekon çatlağı oluşacağı kesin... Engin Alan'ın adaylığı MHP'yi de sıkıntıya soktu. Mansur Yavaş rahatsızlığını gizlemedi, parti yönetimine iletti, "Alan'ın adaylığı MHP'ye zarar verir." dedi.

Görünen, liste sürecinde CHP ve MHP'nin Ergenekon'la sınavının çok çetin geçeceği... Yüz yüze görüşmeler, dosya üzerinden değerlendirmeler, parti yönetimlerinde uzun müzakerelerin ardından milletvekili listelerine nihai şekil verilecek. Listeler 11 Nisan'da YSK'ya teslim edilecek. Asıl sürpriz sonda yaşanacak. Mevcut milletvekillerinin ne kadarı tekrar aday olacak? Hemen her partide büyük deprem son gün yaşanacak...