ADİL DÜZEN...

emekliye ve asgari ücrete

yapılacak zam

ile ilgili ekonomi yönetiminin

"enflasyonu azdırır" diye

"cimri" davrandığı belirtiliyor.

Neymiş;

piyasalar etkilenir,

uygulanan tedbirler alt üst olurmuş.

üsttekiler, alttakilerden bihaber!

olmaları da doğal.

emekliyle asgari ücretliye ödenen maaş

onlar için bir akşam yemeği parası bile değildir!

maaşlar arasındaki makas farkı öylesine açıldı ki,

üstten bakıldığında bu mesafe görülemiyor.

bir tarafta, 12 bin 500,

diğer yanda, 80-90 bin lira emekli maaşı alan var.

bir yanda,

17 bin lira asgari ücretle haftanın her günü ter döken var.

öbür yanda,

en düşük 40 bin lira maaşla haftanın 5 günü çalışan var.

kamudaki maaş artışıyla özel sektörde çalışan arasındaki makas öyle açıldı ki, kapanması imkansız gibi.

hiç bir dönemde böylesi gelir adaletsizliği yaşanmamıştı.

insanlar birbirine farklı gözlerle bakmaya başlarken, sosyal medyada "bu kadar çok memura maaş vermek zorunda mıyız" diyen fenomen sayısı arttı.

bu bildiğin insanlar arasına "nifak tohumu" saçmak!

o değil de,

pandemi dönemiyle birlikte başlayan,

ülkemize mahsus olarak kalan ve

son yıllarda giderek derinleşen yoksulluk

ve yol açtığı tahribat, kesinlikle sürdürülebilir değil.

asgari ücrete ve emekli maaşına geldiğinde

"piyasalar etkilenir, enflasyonu tetikler" denilmesi sakat bir bakış acısı gibi geliyor bana.

aklı başındaki tek bir insanın;

bu görüşe katıldığını sanmıyorum.

nedeni de şu;

piyasalar karşılaştığı her zorluğu fiyatlarına çılgınca yansıtıp vatandaştan misliyle çıkarıyor.

zaten yeni yıl zamlarını da şimdiden etiketlere keyfi olarak yansıtmaya başladılar bile.

enflasyonu tetikleyen asıl neden,

fiyatlamadaki keyfilik, denetimsizliktir.

aynı marka ürünü birkaç metre aralığındaki mekanlarda "oha bu kadar da fark mı olur mu" dedirten fiyatlara etiketlendiğini görebiliyoruz.

piyasalarda fiyat ölçüsü kalmadı.

enflasyon, yoksulluk ve ahlaki çöküş için

asıl ve en büyük tehdit fiyat terörüdür.

sn. maliye ve hazine bakanı mehmet şimşek'in uçanı kaçanı kayıt altına alma çalışmaları geleceğe dair bir umut olarak görünse de topluma bir nebze nefes aldırmakta geç kaldığı bir gerçektir.

yapılması gereken

refahyol iktidarı döneminde merhum başbakan necmettin erbakan hocanın özellikle maaşlar konusundaki hakkaniyetli sistemine dönüş yaparak adil düzeni getirmektir.

sözün özü;

mesele, emekliyle asgari ücretlinin maaşına zam yapmak değildir.

asıl mesele, asıl hüner, vatandaşın alım gücünü arttırmaktır.

dilerim 2025 yeni bir başlangıç olur..

her birinize sağlık ve afiyet dilerim.

#21Aralık2024 #KendimeNotlar #RamazanDemir