BAŞBAKAN ERDOĞAN'DAN MESAJLAR..

Başbakan Erdoğan'ın rahatsızlığı, kredilerin belli müteahhitler işaret edilerek verilmesinden... Burada açıkça söylemese de terör örgütüne para aktarılma iması var. Aslında Alman vakıfları kadim tartışma konularındandır. Bu vakıfların Türkiye'ye ilgi duymasından rahatsızlık duyan çevreler az değildir. Güney Afrika seyahatinde konu yine açıldı. Başbakan, "Krediler konusunda çalışma metodu çok ahlaki değil. Kurallarına uygun değil. Burada bizim dikkatimizi çeken de belli şirketlerle bu işi götürüyorlar." dedi. Erdoğan'a açıkça 'Söz konusu müteahhitlerin terör örgütü ile ilişkileri var mı?' diye sorduk. "Ben onu konuşamam. Muvazaalı... Belki KCK operasyonlarının altından bu çıkacak. Bu ilişkilerden rahatsızım tabii." diye cevap verdi. Başbakan, açıkça söylemedi, ancak KCK operasyonlarıyla ilişkilendirmesi kredilerin terör örgütü ile ilişkili müteahhitlere aktarıldığı kuşkularını güçlendiriyor.

CHP üzerine alındı, konuyu siyasi polemiğe dönüştürdü ama anladığım kadarıyla mesajı içeriden daha çok Almanya'ya... Almanya'nın terör örgütü ile ilişkisi öteden beri tartışma konusudur. Alman vakıflarını CHP üzerinden tartışmak doğru sonuç vermez. Başbakan'ın kastettiği farklı. "Belki bizim partimizden olan belediyeler var." dedi. Keşke CHP hemen itiraz etmek yerine bu yönüyle üzerine gidebilse... Çok daha sağlıklı olurdu. Belli ki bu konu uzun süre daha konuşulacak, tartışılacak.

Başbakan Erdoğan'ın anayasa konusunda verdiği mesajlar da önemliydi. BDP'nin geç randevu vermesinden memnun değil. İşi ağırdan aldığını düşünüyor. Yeni anayasa, Meclis'in en öncelikli konusu... Bu Meclis'in başarısı anayasa yapıp yapamamasıyla ölçülecek.

Yeni yasama yılı başlarken BDP dışındaki partiler uzlaşma komisyonuna gönderecekleri üyeleri belirledi. Anayasa konusu çok tartışıldı. Hem siyasi alanda hem de kamuoyunda. Artık sözü bırakıp eyleme geçme zamanı. Takvimin nasıl gelişeceği önemli tabii. Erdoğan, anayasanın bir yılda yapılmasından yana.

Kimi CHP sözcülerinin bir yıllık takvimine ilişkin eleştirilerini 'ipe un serme' olarak yorumluyor. "Ciddiysek biz bir yılda bunu bitirmeliyiz. Bir yılda bir değil birkaç anayasa çıkarılır." dedi. Yüzlerce maddelik Ticaret Kanunu'nu örnek gösterdi. Uzlaşma sayesinde birkaç hafta içinde Meclis'ten geçti. Hedef, uzlaşma komisyonunda bütün partilerin konsensüsü... 'Peki, olmazsa...' sorusuna Erdoğan, "İki tane parti anlaşırsa iki parti yapar. Arzumuz 4 partinin anlaşması. Biz bu işte ciddiyiz." dedi. Usule ilişkin ipuçları da vermiş oldu. Dört parti olmazsa, AK Parti bir partinin desteğini alarak yeni anayasayı hazırlayabilir. Bu parti CHP veya MHP olabilir. BDP ile birlikte anayasa yapmanın psikolojik ve siyasi zorlukları var.

Başbakan'ın söylediklerinden AK Parti'nin yeni anayasa konusunda ne kadar kararlı olduğu anlaşılıyor. Futbol kulüpleri şike kanununun müeyyidelerinden rahatsız... Yasanın değiştirilmesi yönünde talepleri var. Erdoğan'a bu konudaki düşüncesini sorduk. Kanunun değiştirilmesine sıcak bakmıyor. "Önceki yasa metnini kendileri getirdiler, rica minnet, yalvar yakar. Şimdi kalkıp tekrar önümüze gelmeleri pek yakışık almıyor. Böyle yazboz olmaz. Böyle netice doğmuşsa içinde yer alanlar tabii ki bedelini ödemek zorundalar. Bu iş sonra kişiye dönük yasa mantığına döner ki olmaz." dedi.

Buna rağmen kulüplerin hazırlayacağı metni görmek istiyor. Bir önceki yasayı anlamsızlaştıracak, özünü değiştirecek düzenlemeye şiddetle karşı. Başbakan Erdoğan'ın mesajları üç konuyla sınırlı değil tabii. İsrail, BM'nin yapısına dönük söyledikleri de önemli. Alman vakıfları, yeni anayasa ve şike kanunu Ankara'nın en sıcak gündemleri. Üç mesaja dikkat çekmemin nedeni bu.