Eski Balıkesir ve Yeni Logo

Bir zamanlar kentin kalbi Ali Hikmet Paşa Meydanında bir çok denemeler yaptı Balıkesir. Seyyar çay bahçeleri.. iki katlı betonarme bina, gazino.. Yeraltı çarşısı.. Şadırvanı getir/götür..

Ta ki Sabri Uğur'a kadar. Adam bir geldi, pir geldi. Bugün 1 ayda bitirilemeyen işleri 3-5 günde bitiriyor, şehri kasaba görüntüsünden kurtarıyordu. Hem şehir sakinlerinin, hem de yerel yöneticilerin ufkunu açıyor, ortaya hedef, vizyon koyuyordu.

Meydandaki şu fotoğrafa bakıp, şehrin ondan öncesi nasıl yönetildiğine siz karar verin.

O değilde Sümerbank'ın sağındaki estetik binalara eklenti izni verirken hiç mi ızdırap çekmez insan!!!

Milli Kuvvetler'e de sağlı/sollu bakın, tarihi binalar üzerine kondurulmuş garabetleri görecek, Akbank arka sokağındaki asırlık çarşıya bakarak "Karesi Beyliğine bu kötülüğü niye yaptılar ki?" diye sorup, düşüneceksiniz!

"İşinin delisi" insanların başlattığı ve devam ettirilmesi gereken onca iş var iken logo ile uğraşmak pek akıllıca bir meşgale gibi gelmiyor.

Ulusal ve uluslararası bir çok markada benzerlerinin kullanıldığı görülen yeni logoyle ilgili onlarca paylaşım gördüm, yüzlerce yorum okudum.

Kalp şekliyle can alıcı olmasına karşın, "Güzel olmuş.. 10 numara iş çıkarmışlar.. Balıkesir'e yakışmış.." diyen yok gibiydi fanatikler harici..

Logo aranıyorsa Balıkesir Büyükşehir Belediyesi'ne, 1960'lı yıllardan 2014'e kadar kullanılan logo 10 numara olur, olmasına da mevcut logo hafızalarda yer edinmişken maceraya ve israfa hiç gerek var mıydı hiç!

Bir de şu belediyeler ile valiliklerde yaşanan değişimler sonrası logo yenilemek gelenek midir, zorunluluk mudur anlamış değilim.

Son yıllarda moda halini aldı logo değişimi.

Basit bir iş gibi görünüyor, ama arkasından milyonluk, milyarlık faturalarla karşı karşıya kalabiliyor kurumlar ve insanlar.

Her gelen, gidenin izlerini silmek istiyorsa bunu logo değişimiyle değil, Avlu gibi, Çamlık gibi, Şeyhlütfullah ve Zağnos Paşa gibi.. gibi projelerle yapmalı.

İşte o vakit, delete tuşuna basılsa da şehrin hafızasından silinmez.

"İşinin delileri" gibi "efsane" olur.

Ez cümle;

Bize emanet edilen imkânlar ve makamlar bir gün mutlaka elimizden alınacaktır.

Buradaki asıl mesele,

Onları teslim ettikten sonra elimizin temiz kalıp kalmayacağıdır.

Emaneti koruyan, kendini korumuş olur. Kamu görevlerinde ilke budur.

Selâmetle..

yorumları okumak için tıkla