Balıkesirspor ile Ümraniyespor maçındaki baltalama işinin nasıl gerçekleştiğini anlatmadan önce dikkatinizi başka bir noktaya çekmek istiyorum.
Bilmeniz gerekiyor, neyin nasıl olduğunu.
Bir kulüp, bir takım düşünün.
Yepyeni bir yönetim anlayışı camiayı bütünleştirmiş
Valisi, belediye başkanları, milletvekilleri, sivil toplum kuruluşları
işçisi, iş adamı, memuru, esnafı, köylüsü, yaşlısı-genciyle elele vermiş
Süper Lig yolunda yelken açmış.
Rüzgarlı, fırtınalı yolun başında,
henüz gemi limandan yol almamış iken ilk engelle karşılaşıyor.
Saha zamansız, hesapsız, plansız bakıma alınmış.
Size çizdiğiniz rotada yol aldıracak kaptana düşüncesini soran bile olmamış!
Mecburen rota değişikliği yapıyorsun.
Havasını, suyunu bilmediğin sahadan yelkenleri açmak zorunda kalıyorsun.
Yarım yamalak açıyorsun mecburen.
Altı mil kat etmen gereken yolda, bir mili zar-zor buluyorsun.
İyi başlayamadık anlayacağın.
Hangi işte olursa olsun, nasıl başlarsan öyle gider.
Balıkesirspor'un işi de böyle bu sezon.
Aksiliklerle başladı, tersliklerle gidiyor!
★★★
Elazığ'da bulduğumuz can suyuyla
136 gün sonra kendi evimize döneriz
sevenlerimizle kucaklaşıp hasret giderdikten sonra
taraftarlarımızın verdiği rüzgarla "yelkenler fora" diyerek
hedefe kilitleneceğimizi düşünürken
bir çarkçıbaşı(!) çıktı,
yol alan geminin dümenini kırdı, yelkenlerini indirdi.
Tüm hesaplar alt üst olmakla kalmadı,
Başkanından yöneticisine, teknik adamından futbolcusuna,
taraftarından Balıkesir sevdalısı hemen herkesin moralini yerle bir etti.
O meczup, o çarkçıbaşı kime karşı sorumluysa Balıkesir'in adını lekeledi.
★★★
Nedir bu ya...
Balıkesir bunları hakedecek ne yaptı ki?
En son geçenlerde biri çıktı,
Teslayla Temsayı karıştırdı.
Kendi reklamını misli misli yaptı,
lâkin Balıkesir'in adını öyle çirkin, öyle rezil mesajlarda geçirtti ki
"Ulen nedir bu çektiğimiz. Adımız çıkmız dokuza, inmez sekize " dedirtip boynunu büktürdü bizim gibi Balıkesir sevdalılarına..
...
Şimdi de hakeme saldırı rezilliği. Herkes yine Balıkesir'i konuşuyor.
'Reklamın iyisi kötüsü olmaz' diyen varsa bilemem, lakin ben böyle reklamın içine tüküreyim!
★★★
Kardeşlerim,
Konuyu dağıtmadan şu sabotaj meselesine geleyim
Ardından bir kaç soru sorayım etkili, yetkili isimlere.
Balıkesir Atatürk Stadındaki maçı heyecanla izledim.
İlk 45 dakika nefes kesti.
Gerek bizim takım, gerekse misafir ekip pozisyonlar buldu.
Gol ayakları bunları değerlendiremeyince başladığı gibi sona erdi ilk yarı.
Tribünlerde yeteri sayıda destekçimiz olmasa da, var olanlar fair-play çerçevesindeki tezahüratlarıyla heyecana heyecan kattı.
★★★
Hakem Atilla Karaoğlan da iyi bir yönetim gösterdi.
İlk 45 dakikada tribünden tek bir olumsuz tezüharat yapılmadı.
O düdüğü çalıp futbolcular soyunma odasının yolunu tuttuğu sırada, Teksas tribününden üzerinde kırmızı-beyaz forma bulunan iri-yarı biri koşarak geldi, arkadan yumruk atmaya çalıştı.
Fark etti bunu Karaaoğlan ve ittirdiği saldırgan yere düştü. Kendisi hafif sendelese de ayakta kaldı!
Görüntülere tekrar tekrar bakıldığında abartılacak durum olmadığı aşikar.
Lâkin soyunma odasına gidip ikinci yarı için sahaya çıkmadı ve maçı tatil etti Atilla kardeşimiz.
★★★
Birinci soruya sondan başlayalım.
Saldırgan etkisiz hale getirilmiş. Olay kendini bilmez bir kişinin densizliği sonucu yaşanmış. Hakem ayakta. Herhangi bir darp izi yok.
Durduk yere ortalık velveleye verilerek maç neden tatil edildi?
Şu olur 'tamam' derim.
45 dakika boyunca edilmedik küfür kalmaz, sahaya cisimler atılır, hakemlerden birine isabet eder..
Müsabakayı yarıda bırakır, tatil edersin.
Bunu sadece ben değil, hemen herkes anlar, karara saygı duyduğu gibi alkışlar.
Ama yok böyle birşey...
★★★
Eğer ki Türkiye Futbol Federasyonu bu maçı,
kaldığı yerden (seyircisiz) oynatılmasına karar vermezse var ya
bir kulübün emeklerinin nasıl gasp edileceğine, şamar oğlanı gibi görüldüğüne hep birlikte şahitlik ederiz.
Bugünden uyarıyorum.
Hemen şimdi harekete geçmeli bu şehrin tüm dinamikleri,
sadece Balıkesirspor Kulübü'nün hakkını korumak için değil,
bir şehrin gururunun incinmemesi, umutlarının yitirilmemesi amacıyla gerekiyorsa TFF'nin kapısında yatmalı!
★★★
Şimdi gelelim, bizim iç konumuza ve en can alıcı sorulara.
1- Bu saldırgan kişilik Atatürk Stadına paso lig kartı olmamasına rağmen nasıl, kimler tarafından alındı?
2- Kapıdaki görevli göz yumdu diyelim, diğerleri niçin müdahale etmedi?
3- Sabıkası ve diğer olayları bizi ilgilendirmez.
Balıkesirspor'la ilgisi olmayan birinin, üzerine bizim takımın formasını giyerek stada gelmesi,
hem de paso lig kartı olmadan içeri girip hemen sahanın 1 metre yakınında durması,
ilk yarı biter bitmez, hiçbir dayanak olmadan direk hakemin üzerine yürümesi,
güvenlik görevlilerinin bunu tıpkı stadyuma alışları gibi seyretmesi herkesi ilgilendirmeli.
4- Ben diyorum ki, bu hadise normal bir vaka değil.
Ya bu kişinin kafası çok güzeldi, esti maça geldi,
elini kolunu sallayarak stada girdi (ki bu mümkün değil),
hakemin tipini beğenmedi; 'şuna iki tokat atayım' diyerek fevri davranışı sergiledi.
veyahutta birileri bu herifi görevlendirdi!
Sırtına formayı giydirip sabotajın talimatını verdi.
...ve bu serseri de 'baltalama' işini hakkıyla yerine getirdi!
Evet siz ne diyorsunuz?
★★★
Bakın benimkisi komplo teorisi falan değil.
Balıkesir'de bazı işleri anlamak için müneccim olmaya gerek yok.
Hele hele kimilerinin tekerine çomakların sokulduğu, rantların konuşulduğu ve bölüşüldüğü böyle bir dönemde.
Bilinçli ve kasıtlı olarak bir işi veya bir durumu bozarak zarara yol açacak harekette bulunulması her zaman beklenir
lâkin bunun ortak değerimiz Balıkesirspor Kulübü üzerinden yapılması bu şehre karşı hainlik ve nankörlüktür.
★★★
Diyeceğim şu;
Sabotajdır bunun adı..
Siz yine de "meczuptur" diyerek geçmek ve geçiştirmek istiyorsanız, dağılabiliriz!
Son söz;
Sahi nedir ya bizim şehrin bu halleri?
Haydin selâmetle..
17 Eylül 2018 | Balıkesir