VİRÜS...

Dünya korkuyor...

Korkuyoruz zira korkulmayacak gibi değil. Dünya haritasında renkler kırmızıya doymak üzere. Koronavirüs yayıldıkça yayılıyor ve ölümler artıyor. Allah’a şükürler olsun, an itibarıyla ülkemiz, bu virüsle henüz tanışmadı, inşallah tanışmaz…

Ancak korkulan ya gerçekleşirse diye kaygılanıyoruz.

Önceki gün bir doktor arkadaşım, endişe içinde, "keşke bir iki haftalığına okullar tatil edilse ve kalabalık iş yerlerinde tedbirler sıkılaşsa" dedi. Sebebini sorduğumda "zaman kazanırız, sıcaklarda bu virüsün yayılma hızı düşecektir" diye ekledi.

Bu kabilden görüşler yaygın bir şekilde artıyor.

Kalabalık bir ülkeyiz ve neredeyse yirmi milyona yakın da bir öğrenci kitlemiz var. Virüs görüldüğünde okullarda hızla yayılma ihtimali var ve bu da hem öğrencileri hem de velileri korkutuyor!

Nasrettin Hoca’nın “testi” fıkrasındaki taktiği işe yarayabilir. Virüs görüldükten sonra tatil edilse bile o kuluçka döneminde çok kişiye yayılmış olacaktır. Virüs görülmeden okulların birkaç hafta tatil edilmesi daha akıllıca sanki…

Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca Beyefendiyi en başından itibaren bu durumu ciddiye alıp itinayla yönettiği için hakikaten tebrik etmek lazım zira Avrupa ülkeleri bile şu an ciddiyetsizliğin bedelini ödüyorken Türkiye’nin şu anki konforunu Sayın Bakan ve ekibine borçluyuz…

Henüz “Koronavirüs” bize ulaşmadı!

Ancak…

Bizim de iki ayaklı virüslerimiz var!

Sosyal medyada bulaşıyor bu virüsler. Bu virüsün içeriğinde öyle yalanlar, öyle iftiralar, öyle ihanetler barınıyor ki kısa zamanda koronavirüsten daha tehlikeli bir şekilde bünyede ölümcül hastalık yapıyor.

Kendi ülkesine düşman olanlar…

Memleketi kin ve nefretinde boğmak isteyenler…

Satanlar, satılıklar…

Hasılı hayli kalabalıklar…

Sayın Cumhurbaşkanı’na olan kin ve düşmanlıkları nedeniyle, millî menfaatlerimizi bile görmeyen, neredeyse başka ülkeleri savunacak kadar aklını ve vicdanını yitirmiş bu hastalıklı bünyeler, bu virüsü diğer insanlara da bulaştırıyorlar…

Rusya televizyonlarından servis edilen bazı videoları alıp pervasızca dolaşıma sokup, altına olmadık yorumları yazan bu insanlara, hiçbir tedavi yönteminin faydalı olacağını sanmıyorum.

Rusya’nın bütün havasını indiren TSK, Putin’e de iyi bir ayar vermişti… Paylaşılan bu videoların asıl maksadını görmeyenler, bir Rus vatandaşı kafasında bu videoları sevinçle paylaştılar ve bunu yaparlarken aslında kendi ülkelerinin imajına nasıl gölge düşürdüklerinin farkında mıydılar peki?

Elbette farkındaydılar!

Çünkü o güruh bu ülkenin kılcallarına girmiş birer tehlikeli virüs!

Böyle bir bekletme varsa şayet, bu videolar gerçek ise ve dahi bu bir hakaret ise bu hepimize, devletimize yapılmış bir hakarettir! Bu videoları paylaşarak kendi yöneticilerine ileri geri konuşmak değil, bu videoları servis eden Rusya’ya tepki verip, gerekeni söylemek lazım gelirdi…

Biz vatanseverler, için için üzüldük! Videolar doğruysa şayet kahrolduk!

O virüslü beyincikler ise artık eminim ki Rusya’ya dua etmişlerdir zira öylesine ülkemize ve millî kimliğimize düşman olan bu hastalıklı tayfadan her şeyi bekliyoruz. Böylesine ucuz ve ahmak, kendi ülkesine düşman bu kimselerin işi gücü millî menfaatlerimizin karşısında saf tutmak ve itibarsızlaştırmak olsa gerek!

Allah bu mikroplardan bu ülkeyi korusun.

Ülkenin harimiismetini pervasızca çiğneyenler hak ettikleri cezaları almalıdır. Habercilik ayağına millî menfaatlerimizi ifşa edenler hayli zamandır palazlanıyorlardı, meydanı boş sanıyorlardı. Oysa su uyur, devlet uyumaz! Hele Türk devleti hiç uyumaz… Cümle âlem görmüş oldu.