-Yazılarında Belediyeden genellikle pek bahsetmiyorsun neden?

Çünkü belediye de benden bahsetmiyor.

Tabi ki şaka.

Belediyeyi ilgilendiren bir konu varsa onu yazmak yerine doğrudan ilgili birime iletiyorum.

-Siyaset gündemiyle ilgili yazılarını da okumak istiyoruz.

Benim kendime ait gündemim var.

-Yazılarında birilerine bir mesaj var mı?

Var tabi…

Her yazımda “topluma” mesaj vermek kaygısı taşıyorum.

Ve siyasi olmayan her yazım aslında içinde birer gizli “siyasi mesaj” taşıyor.

-Neden böyle bir kaygı taşıyorsun?

Neden taşımayayım?

-Verdiğin mesajlar işe yarar mı?

Kişiden kişiye, zamandan zamana değişir.

Kimine ilham olur, kimine sıkıcı; artık kim nasıl anlıyorsa…

Ama ben işe yaradığını düşünmek istiyorum.

- Cuma günleri yayınladığın tarih yazılarına gelelim… Tarihi olayları yazarken “sanki oradaymışsın, görmüşsün” gibi yazıyorsun.

Evet, doğru!

Beni her gördüğünde -O zamanları yaşadın mı da öyle yazıyorsun?- diye takılıyor Kadir Bölükoğlu da…

Yaşanmışlık değil, hissetmekle ilgili…

Ama elbette bu benim yazarken tercih ettiğim bir üslup…

-Tarihi bilgileri nereden biliyorsun?

Araştırmayı seviyorum.

Bir kitapta okuduğum, bir sohbette dinlediğim ya da bir şekilde karşıma çıkan bilgilerin kaynağına inerek öğrenmek istiyorum.

Ben de birçok tarihi olayı yazarken öğreniyorum.

Belgelere ulaştıkça gördüm ki tarihimizle ilgili yaygın yanlış anlamalar, yanlış bilgiler var, düzeltilmesi için belki faydam olur.

Cuma yazılarımdaki gizli mesajım da şu: “Geçmişi bilmeden geleceğe güvenle gidemezsiniz…”

-Neden tarihimize ait bu kadar detayla ilgileniyorsun? Bu olaylar bugün için ne kadar önemli olabilir ki?

Susurluk, derin anlamlar taşıyan olaylarla dolu...

Ben de Susurluk’umuz için tarihi öneme sahip olduğunu düşündüğüm bu gibi olayları, tarihin tozlu raflarından alıp gün yüzüne çıkartmaktan gurur duyuyorum.

Çünkü kültürel mirasımıza değer katan her bir detayın şehir hafızasında yer almasıyla geçmişe olan bağlılığımızın güçleneceğine, tarih bilincimizi ne kadar güçlü tutarsak, geleceğe daha emin adımlarla yürüyebileceğimize inanıyorum.

Bu izi korumayı, gelecek nesillere aktarmayı da görev addediyorum…