Balıkesirspor camiası için normal başlayan sezonda "anormal" şeyler oluyor.

Bunun nedeni sadece teknik heyet ve oyuncu performansı ile ilgili bir şey değil.

1966 ruhu ile başlanan "diriliş" veya "yeniden zirveye" sezonunda düğmelerden biri en başta yanlış iliklendi.

Bizim adına "temizlik" dediğimiz adım, tam vakti olmasına rağmen cesaret edilip atılamadı.

Bugün eski hastalıkların nüksetmesi, teşhisi belli olan hastalığa neşterin tam manasıyla vurulmamasındandır.

İş dünyası ile yerel yönetimlerdeki samimiyetsizliktir, baştan savmacılıktır.

Kaynar kazanın içerisine sürüklenenleri;

"Du bakalım, ne olacak, neyi nasıl yapacaklar" kafasıyla tribünden sessizce ve bir o kadar da sinsice izlemektir.

"Eski tas, eski hamam" denilmesi ve hayal kırıklıkları biraz da bu yüzdendir.

Yeni ve temiz bir başlangıç yapmak için henüz geç kalınmış değil.

Her şey "böyle gelmiş, böyle gitmez.." diyerek radikal kararlar alacak üç, beş insana bakar!

"Beceremiyorsanız, kapının altına anahtarları koyup gidin.." diyen kafa yapısıyla Balıkesirspor'un nereden nereye geldiği meydandadır.

Ateşten gömleği iyi niyetle giyenlere, kaybolan itibarı, güveni yeniden tesis etmeye çalışıp çabalayanlara geçmişte olduğu gibi bugün de aba altından sopa gösterilmesinin izahı yoktur.

Biliriz ki o nedenledir kulübün iki yakasının bir araya gelmemesi, armanın icralık olması, göz göre göre küme düşmesi, tırnakla kazınarak bulunan kaynakların har vurulup harman savrulması.

Balıkesirspor Kulübü'nün "darülaceze" olmadığını öğretemedik ne yazık ki!

Burası suyundan, etinden beslenilecek SEBİL gibi görülmemeli. Üzerine titrenilen ve dokunulmazlığı olan adı altında cambazlık yapılmamalı.

Tekraren altını çizerek tarihe not bırakmakta fayda var.

Balıkesirspor Kulübü için öncelikli mevzu şampiyonluk değil, (ki çok büyük hatalar yapılmazsa, erken başlayan iç kavgalar sürmezse bu takım şampiyon olur), kurumsal kimliktir.

Bu nedenle; kulübün son 10 yılı ne var, ne yok İNCELENMELİ, yeni başarı öykülerinin beyaz kalemle yazılacağı, geçmişi unutturmayacak yepyeni KIRMIZI SAYFA açılmalı.

Nasıl ki bir iş insanı veya küçük esnaf işyerini ayakta tutmak ve daha da büyütmek için kılı kırk yarıyorsa Balıkesirspor Kulübü de öyle yöneltilmelidir.

"Böyle gelmiş böyle gider" kafasından yol alınmaya çalışılırsa, yarınlar bugünden iyi olamayacağı gibi, 10 yılda bir çıkan kurbanlara bu kez de Abdullah Bekki eklenir.

Ondan sonra, hristiyanların mesih beklediği gibi bir 10 yıl daha "kurtarıcı gelsin de ceplerimizi doldursun" diye bekleriz!

O değil de insan, Sabri Uğur dönemindeki samimiyeti, İsmail Ok dönemindeki istikrarı ve kulüple ilgili dik duruşu mum ışığı ile arıyor.

Ez cümle;

Balıkesirspor Kulübü'nün içerisinde bulunduğu durum yoğun bakımdaki hastaya benziyor.

Doping tedavisiyle nefesi açıldı, ama hastaya yakın gibi görünenlerin sürekli havayı kirletmesi yüzünden henüz normal odaya alınamadı.

Camiayı kırılganlıktan ayağa kaldırıp normal hayata döndürecek ilacın adı samimiyettir.

Eski, yeni yönetimi, Büyükşehir, Altıeylül, Karesi Belediye başkanları, Ticaret, Sanayi ve Esnaf Odalarıyla Ticaret Borsası, taraftarı, simitcisi, gazozcusu, gazetecisi herkes samimiyet sınavındadır bugün.

"Destek olun" denilince akla gelen sadece para olmasın. Köstek olmamak da yapılabilecek iyiliklerden biridir.

Son söz;

Yıllar sonra yakalanan fırsat kaçırılırsa, amatör küme bugünden hayırlı olsun!

Selâmetle.