Bir 23 Nisan var ki hiç unutamam.

Tam hatırlamıyorum; galiba Beşeylül İlkokulu üç veya dördüncü sınıftaydım.

Tarih 1976 veya1977...

Öğretmenim Süleyman Deniz, okul müdürümüz de Fahrettin Demirel’di.

O yıllarda tören geçitlerinde, kürsüde bulunan Kaymakam, Belediye Başkanı, Garnizon Komutanını ile birlikte onları temsilen ilkokullardan da birer öğrenci yer alırdı.

Beşeylül İlkokulumuz 23 Nisan kutlamalarında protokolde Garnizon Komutanı olarak temsil edilecekti.

Okulumuzun bir tek subay elbisesi vardı ve tüm öğrencilerin hayali o elbiseyi giyme ayrıcalığını yaşamaktı.

23 Nisan’a birkaç gün kala öğretmenim Süleyman Deniz, beni okul müdürümüz Fahrettin Demirel’in odasına götürdü.

Neden gittiğimizi bilmiyordum taa ki içeri girince masanın üzerindeki subay üniformasını görene dek…

Üniformayı giymem istendi.

O heyecan, kalbimin o gün yerinden çıkacak gibi atışı bugün hala aklımda.

Giydim, bedenime tam gelmişti.

Demek ki Garnizon Komutanı olacaktım…

Eğer üniforma biraz büyük veya küçük gelseydi, Garnizon Komutanı olarak kürsüye çıkmam, o anı yaşamam belki de asla mümkün olmayacaktı.

O gün 23 Nisan’da, çim sahada yapılan kutlamaları kaymakam, belediye başkanı, garnizon komutanı ve diğer protokol üyeleriyle birlikte izledim.

Geçit töreninde kürsüde yer aldım.

Garnizon Komutanı selam verirken ben de selam verdim.

Tören sonrasında Garnizon Komutanı, beni askeriye bölgesindeki Askeri Gazinoya götürdü.

Bir grup asker bana çevreyi gezdirirken diğerleri durup selam veriyorlardı.

Gururlanmıştım.

O 23 Nisan yaşadığım, hissettiğim en özel, en değerli 23 Nisan’dı

Bu duygularla;

Her birinizin 23 Nisan’ı kutlu olsun; anlamlı, değerli, unutulmaz olsun…