Savaşlar, insanların canını, malını, özgürlüğünü elinden alır…
Savaşlar yıkım getirir, acı getirir…
Savaşlar, barışın düşmanıdır…
Dünyada hala birçok savaş yaşanıyor.
Ve biz…
Savaşın içinde barışı kaybettik, barışın içinde eşitliği…
İnsanlar arasında rekabet her zaman vardı.
Sporda, siyasette, ticarette, insanın olduğu her yerde kişilerin birbirlerini motive etmesi, daha iyisini yapmaya çalışması açısından faydalıdır da…
Ama rekabeti bir kavgaya dönüştürdük.
Sadece kazanmaya odaklandık.
Ve biz…
Rekabetin içinde saygıyı kaybettik, saygının içinde sevgiyi…
Hızlı yaşıyoruz…
Teknoloji geliştikçe daha fazla bilgiye daha hızlı erişim sağlıyoruz.
Ama bu hızlı yaşama ayak uydurmaya çalışırken, stres, kaygı, depresyon gibi sorunlarla da uğraşıyoruz.
Dengemiz bozuluyor, gelecekle ilgili endişelenirken şimdiki zamanın tadını çıkarmakta zorluk çekiyoruz.
Ve biz…
Hızlı yaşamın içinde dengeyi kaybettik, dengenin içinde huzuru…
Geleneklerimiz, değerlerimizi, kültürümüzü, tarihimizi yansıtır…
Geleneklerimiz, insana kimlik duygusu verir.
Modern hayat tarzının bize sunduğu yenilik ve değişim karşısında geleneklere olan bağlılığımız giderek zayıflıyor.
Yeniliklere açık olalım, değişimi kabul edelim derken birbirimize yabancılaştık, tarihimizden kültürümüzden uzaklaştık.
İkisi arasındaki uyumu kurmakta zorlandık.
Ve biz…
Geleneklerimiz içinde bağlılığı kaybettik, bağlılığın içinde aidiyeti…
Her birimiz önümüze çıkan zorluklarla mücadele ediyoruz.
Ama başarısızlıklarla, hayal kırıklıklarıyla karşılaştığımızda pes ediyor, direnme gücümüzü kaybetme eğiliminde olabiliyoruz.
Çoğu zaman engelleri aşamadığımızda inancımız sarsılıyor, düştüğümüz yerden ayağa kalkamıyoruz.
Ve biz…
Mücadele içinde direnci kaybettik, direncin içinde kararlılığı…
İnsanın söyledikleri ile yaptıkları tutarlı olmalı…
Duygu ve düşüncelerini içtenlikle ifade etmeli…
Güven vermeli…
Güven duygusunun temelini oluşturan iki ayak var bana göre; “samimiyet” ve “doğruluk…”
Eğer samimi değilseniz güvenilir olmaktan bir o kadar uzaksınız…
Ve biz…
Doğruluğun içinde güveni kaybettik, güvenin içinde samimiyeti…
