Bu aziz Millet ne zaman ayağa kalksa, büyük Devlet olma yolculuğuna yelken açsa, birileri Ülkem üzerine yeni oyunlar kurguluyor.
Ülkem, Milletim üzerin de oynanan oyunlarda, kurulan tezgahlarda, figüranlar oyuncular değişse de, yönetmenler ve senaristler hiç değişmiyor.
Yıllardır ne hikmetse bu güçler devletim üzerin de kuracakları oyunlar da, hep içimizdeki sütü bozuk hainleri kullanıyorlar.
İçimizdeki bu hainleri kimi zaman dinle imanla, kimi zaman makam mevkiyle, kimi zaman parayla kadınla kendilerine hizmetkar yapıyorlar..

Bu yüzden 15 Temmuz ne ilk, ne son olacak.
Bizler bu coğrafya da yaşadığımız müddetçe dünyayı 619 yıl yönetmiş bir milletin evlatları olduğumuz müddetçe, dinimiz İslam, kitabımız Kuran olduğu müddetçe..
Hele bir de "dünya beşten büyüktür" diyen Recep Tayyip Erdoğan gibi liderler olduğu müddetçe..
Oyunun, kumpasın biri başarısızlığa uğrasa bile, yenileri devreye girecektir.

Biz de 15 Temmuz'da tankların karşısına çıkıp darbeyi durdurduk diye bayram ediyoruz. Halbuki darbeyi yapanları yetiştirende biziz, darbeyi durduranları yetiştiren de biz..
***
Neden mi?
Anlatayım..
Köprüde ateş eden üst komşum, şehit olan alt komşum, meclise bombayı atan hain pilot amca oğlum, o bombayla şehit olan dayı oğlum.
Anlayacağınız şehit olan, toprağa kanı akanda biz. O kanı toprağa akıtanda biziz.

O yüzden bizim işimiz ağlamak sızlamak değil.
Üst akıl, alt akıl aramak hiç değil.
İçimizdeki hainleri üreten sistemleri, mekanizmaları ortadan kaldırmaktır.
***
Şeyh Edebalinin meşhur sözü aklıma geliyor burada. 
Edebali, Osmangaziye şöyle diyordu: 
"Evlat insanı iyi yetiştirmeliyiz, yüceltmeliyiz ki, Devlette bu emin iyi yetişmiş ellerde yücelsin.." 
Bizler boğazlara köprüler yaparken, bizlerden olmayanlarla aramızdaki gönül köprülerini yıkıyoruz..
Bizler kendimizden olana Ülfet gösterirken, bizden olmayanı Uzlete itiyoruz.
Bizler Rabbimizin dünyasında, dünyanın sahibi biziz gibi Rablık taslayıp, insanları sen ben biz diye ayırıyoruz.
Bizler Sünniye kucak açarken, Aleviye sırtımızı dönüyoruz, bizler uçağımızı, tankımızı bizden sandığımız insanlara teslim ederken, bizden görmeyip katlettiğimiz Hrant Dinki, mecliste vekil olan Ermeniyi, kapalı çarşı esnafı olan Rum'u, Yahudiyi dışlıyoruz.
Oysa bir zamanlar biz öyle bir millettik ki,
Türkü bu milletin aklı, Ermenisi bu milletin kalbi, Kürdü bu milletin nefes alan ciğeri, Arabı gören gözü, Rumu konuşan ağzı, Ruhu ise koca bir Osmanlıydı.
Dinimiz ayrıydı, örfümüz ayrıydı, dilimiz ayrıydı, ama Devletimizde, Milletimizde, Bayrağımızda birdi.
Bizler inançlı bir ruhla,sağlam bir bedenle 619 sene dünyaya adalet dağıtmış, mazlumun sesi, kimsesi, zalimin hesap keseni, ensesinde nefes olmuştuk.
***
Büyük Devlet, büyük Millet olmak, hedef 2023-2053-2071 ise, amaç bu hedefe ulaşmak ise, ilk önce tekrar helalleşip büyük bir millet olmak zorundayız.
Ne yapmak lazım derseniz.. Acizane fikrim her şeyin başı eğitim-öğretim diyorum.
Yıllardır verilen eğitimlerde, atasına dedesine söverken, romayı bizansı öven değil.. Mısırı firavunları öğretirken, Hz. Musayı unutan değil.. Aristoyu Eflatunu okuturken, Farabiyi, İbni Sinayı, Gazaliyi okutmayan değil...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü büyük bir kahraman olarak överken, Sultan Abdülhamit Hanı kızılsultan, Sultan Vahdettin'i vatan haini ilan eden değil..

Başka bir açıdanda yerli malı haftası deyince elma armut cevizin akla getirildiği, büyük düşünmeyi unutup, güdük düşünmeyi öğreten bir eğitim öğretim değil.
Yerli malı denince okullarda kendi arabasının, kendi uçağının, kendi bilgisayarının, kendi ürettiği uydusunun maketlerinin gösterildiği bir yerli malı haftası istiyorum ben...
***
Hayal mi bunlar?
Alman, Japon, Çinli akıllı da, benim milletim aptal mı? İngiliz, Fransız, Koreli çalışkan da benim milletim tembel mi?
Ey milletim
Doğusundan batısına kuzeyine güneyine, Ak Parti, Chp, Mhp, Bbp, Hdp, İşçi partilisi. Cemaatlisi cemaatsizi, Alevisi Sünnisi, Balyozcusu Ergenekoncusu, Ulusalcısı Liberali, Komünisti Sosyalisti, terörist fetönün pkknın tuzağına düşmüş gerçekte vatan millet sevdalıları hepimiz bir milletiz.. Hepimiz Ademin çocuklarıyız.
Kabil olmayı bırakalım hepimiz Habiller olalım.
Hepimiz bir bedenin organları gibiyiz..
Yeter artık yeter! Bedenimizdeki bu sonsuz acılar, sancılar bitsin. Artık birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için yaşama zamanı.
ŞİMDİ SARILIP HEPİMİZİN HELALLEŞME ZAMANI.
Hepinize Selamun Aleyküm.