Karaman dediğimizde Karamanoğlu Mehmet Bey akla gelir. Karamanoğlu Mehmet Bey denildiğinde ise ‘Dil Fermanı' ; “Şimden gerü hiç gimesne divanda, dergahta, bergehda ve dahi her yerde Türk dilinden özge söz söylemeye' sözleri. Aslında bu ferman yayınlanalı tamı tamına 740 yıl geçmiştir.
Bu fermanın yayınlandığı gün bir süredir Karaman'da ‘Türk Dil Bayramı' olarak kutlanır. Türk dilinin başkenti'dir Karaman. Bu kutlamaları hep duyarız ama katılmak nasip olmadı bugüne kadar. İşte dostumuzun etkiliklerden haber vermesi üzerine delilik yapıp sabah erkenden Karaman'ın yolunu tuttuk. İyide oldu.
Karaman'a bir yıl önce gelmiştim. Geniş caddeleri, temiz sokakları kendini gösteriyordu. Kazım Karabekir, Karamanoğlu Mehmet Bey'den haberimiz vardı ama Yunus Emre, Piri Reis, Molla Fenari, Karabaş Veli, Şıh Ali Sultan Semerkandi, Nefise Sultan ve Mevlana'nın Karaman bağlantılarını ancak o zaman fark ettim. Özellikle Yunus Emre'nin Türkiye'de çok sayıda makamı bulunur. Ama asıl kabrinin Karaman'da olduğu şehrin ortasında türbesinin bulunmasından belli. Yunus Emre Türkçenin asırlara yansıyacak şekilde en iyi kullananıdır. İşte Karaman'da ‘Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre'yi Anma Etkinlikleri' adı verilerek vefa gösterilmiş.
Etkinlikler çerçevesinde ‘Dilimiz kimliğimiz' panelinin açılışına katıldık. Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi 15 Temmuz Konferans Salonundaki Paneli resmiyetten uzak arka sıralarda solumda Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümü öğrencisi Hasan sağımda Karamanoğlu torunu bir vatandaşla izledik. Panelin açılış konuşmasını Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan kısa ve öz bir şekilde yaptı. Elvan'ın konuşması Türk Dili konusunda usta bir kalemden çıkmış izlenimi verdi. Yahya Kemal'in ‘Bu dil benim ağzımda annemin sütüdür', Bu toprakları vatan yapan insanları ile birlikte taşına toprağına sinen Türkçedir. Türkçe sadece dilimiz değil kimliğimiz olduğu açıktır. O nedenle dildeki yozlaşma değerlerimize de sirayet edecektir. Onun için dilin korunmasına olan önem her şeyin üzerindedir. Ankara'da Kurtuba'da dost ortamında bir dönem sohbet ederken ‘Türkçe Müslüman'dır' demişti bir dost. O söz o gün bugün hep aklımdadır. Gerçekte odur. Türkçe öğrenen bir yabancı Müslümanlığın büyük ölçüdeki düsturlarını aynı zamanda öğrenir. Ondandır ‘Türkçe Müslüman'dır' sözünün gerçekliği. O nedenle Karaman'da kutlanan Türkçe Bayramı'nın önemi bir başkadır.
Etkinlik çerçevesinde ‘Kapımız açıktır girene, Lokmamız helaldir yiyene' vurgusu ile Yunus Emre Türbesi önünde ‘Hz. Yunus'un Hoşgörü Sofrası Buluşları' ayrı bir güzellik oluşturuyor.
Etkinlikler sadece katıldıklarımız değil, önceki gün yağlı güreşler yapılmış, şiir, kompozisyon ve resim yarışması, kitap ve öğrenci topluluklarının tanıtım fuarı da düzenlenmiş.
Anlayacağınız ilk defa Türk Dili Bayramı ve Yunus Emre'yi anma Etkinliklerinin bir kısmına şahitlik ettik. Bununla kalmadık. Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan ile de karşılaştık. Makamına davet etti. Belediyelerin bazı uygulamaları göstermelik kalır. Geçen sene bu sütunlar da Karaman Belediyesi'ne bir uygulaması dolayısıyla yer vermiştik. Başkan'ın inisiyatifi ile 20 engelli vatandaşımız belediye bünyesinde Özel Kalem başta olmak üzere farklı birimlerde özelliklerine uygun işlerde istihdam edildiğini. Bunu sadece göstermelik kalıp kalmadığını Başkan'a sordum. Başkan'dan öğrendim ki sayı 20 iken 50'ye çıkarılmış. Engelliler haftası içinde bulunuyoruz. Sayıyı duyunca sevindim. Bu uygulamanın bütün kamu kurumları ile birlikte özel sektörde de yaygınlaşması gerekmektedir.
Anlayacağınız ani kararla geldiğimiz Karaman'da kalemimize yansıyanlar bunlar.
Şimdilik kalın sağlıcakla…