Günlük ya
Aklı sıra karşısındaki korkutup bastıracağını sanarak boğazı yırtılırcasına bağırır.İşte bunun adına deniliyor “Hart-hurt” diye. Ama böyle yapana da genelde “Hart-hurt yapma bana!” karşılığı verilir.
Durup dururken nerden çıktı bu derseniz, hemen söyleyeyim.
Bizim gazetenin yazı işlerindeki arkadaşlar, MHP’de son dönemde yaşanan ‘dayak’ olaylarını içeren bir haber çalışması yapıp bana gösterdiklerinde, geçmiş yıllarda bazıların attığı manşetler geldi aklıma.
Bundan önceki belediye başkanı gelene gidene ‘hart-hurt’ yapan biri olarak lanse edilmeye çalışılmıştı kimi çevreler ve menfaet peşinde koşan gazeteci kimliği taşıyanlarca..
Makamına gelenleri azarladığı ileri sürülmüş hatta hamile kadınları bile dövdüğüne seçim kampanyası sürecinde gece yarısı ‘karanlık kişilerce’ dağıtılan bildirilerde yer verilmişti. Hayasızların hayal ürü-nü olan ‘hart-hurt’ hikayesi sonra ‘şehir efsanesi’ olup çıkmıştı..
Bizim arkadaşların hazırladığı ve manşete taşıdığı haberi gö-rünce aklıma geldi o eski günlerdeki ‘hart-nurt’ hika-yesi ve sizinle de paylaşayım istedim sadece...
Gülen yüzleriniz solmasın..
şamınızda çok duymuş veya kullanmış olabilirsiniz bu cümleyi.İki kişi arasında bir tartışma olduğunda bir taraf etkin çıkma gayreti içerisine girdiğinde sert ve yüksek sesle konuşmaya başlar.