BGC Medya Merkezi ve Basın Müzesi’ne giderken vatandaşın biri Paşa Cami civarında önüme geçti.
Kamu görevlisi olduğunu ve FETÖ denilen hain yapının içinde uzun süre yer aldığını hatırlattıktan sonra;
"Çalıştığım kurumda ve mahallemde ne kadar FETÖ'cü bildiğim varsa bizzat Em-niyete giderek hepsini ihbar ettim" ifadesini kullandı.
"Gazeteci olarak bunları yazın ki herkes hainleri tanısın, bilsin" diye ilave etti.
Aktarırken bunları bana, gizemli hava veriyordu kendine vatandaşımız.
Belli ki kendini çok işi bir istihbarat elemanı sanıyordu!
15 Temmuz'dan buyana benzer ifadeleri çok işitiyo-rum.
***
VATANDAŞ KONUŞUYOR!
Herkes bir ‘FETÖ’ uzmanı kesildi.
Diyor ki vatandaş;
"Kim FETÖ hakkında herkesten fazla atıp tutuyorsa kesinlikle dikkat edilmeli. Bu kişiler çok azılı kripto olabilir. Ben bu yapının ne olduğunu iyi bilirim."
Diyor ki vatandaş;
"Demokrasi nöbetine katılıp ön safta bayrak sallayarak araziye uyum sağlamaya çalışan FETÖ'cüleri gözlerimle gördüm.”
....
Buna benzer nice kesin ifadelerle kurulan cümleler.
Özellikle belediyecilerle siyasiler hakkında atıp tutan çok.
Yemin billah ederek diyor ki vatandaş:
“Şu şu görevden alınıyor”
Soruyorsun;
“Nereden biliyorsun bunu ve FETÖ’cü olduğunu..”
Cevap şu:
“Vallahi bende biliyorum, öyle söylüyorlar..”
...
KİM FETÖ’CÜ KİM DEĞİL?
Geçmişte birbirine çeşitli alanlarda rakip olmuş kişilerin, birbirini alt etmek için 15 Temmuz'u fırsata dönüştürme gayreti var sanki.
Sevmediğiniz bir kişiyi yaftalamak çok kolaydır bu dönemlerde.
Allah korusun herkesi kuru iftiradan.
Ayrıca acayip bir durum var ortada.
Herkes bir telaş içerisinde.
Sıradan bir vatandaştan tutun da önemli sıfatlar taşıyan isimlere kadar..
Her hangi bir işletmede çalışan gariban işçiden tutun da patronuna kadar.
Esnaflardan tutun da, tüccarlara kadar..
Kamudaki hizmetliden tutun da üst düzey bürokratlara kadar..
Yerel yönetimlerdeki taşeron çalışandan tutun da belediye başkanlarına kadar..
Mühendisinden tutun da doktorlara.. Avukatlara kadar..
Aklınıza gelen her yerde, her alanda görev yapan her kişi 'FETÖ'cü olmadığını ispat peşinde.
Kâh sosyal medyadaki paylaşımlarıyla, kâh cep mesajlarıyla, kâh eş-dost sohbetleriyle, kâh demokrasi nöbetlerine aksatmadan katıldığını belgeleyen selfileriyle..
Yine vatandaş diyor ki;
"Kime selam vereceğimi şaşırmış durumdayım. Şüpheyle bakmaya başladım ailemdekilere bile."
...
ADAM KATİL!
"BENİ FETÖ YAKTI" DİYOR..!
Ayrıca şöyle bir şey var.
Bu çok daha tehlikeli bir durum.
İlk duyduğunda afallayıp kalıyorsun. İnsanın aklı karıştığı gibi sınırlarını zorluyor. Şüpheye düşüyorsun bir an.
Diyor ki vatandaş;
“Çete-mafya-siyaset işlerinin birbirine karıştığı, ballı kaymaklı ihale ve rant işleri silsilesini de kapsayan gazeteci cinayeti vardı ya!.. Biliyor musun o da FETÖ işiydi..”
Denize düşen, fırsat bu fırsat diyerek FETÖ yılanına sarılıyor!
Buradan şu çıkıyor.
Kimin kime kafası bozuluyorsa..
Kim kimin yerine göz diktiyse..
Kim kiminle kavgalıysa..
Her an "FETÖ'cü" ilan edilebilir..
...
Ulan Fetoş ne manyak biriymişsin sen!
Hepimizi paranoyak ettin!
Alah seni ve P.İ.Ç.'ni kahretsin!
***
ŞEYTANIN AKLINA GELMEYECEK İŞLER!
"Parayonak mı oluyoruz ne?" desek de vatandaşın hassasiyeti takdire şayan.
Kim ‘FETÖ’cü kim değil? buna karar verecek yargıdır muhakkak.
Bu ihanet çetesinin, kimlerden oluştuğunu ve neler yapabileceğini 15 Temmuz’da net şekilde gördük.
Her gün yeni şeyler duyuyoruz, öğreniyoruz ayrıca.
Bir de şu iddiaya bakın.
Milli Piyango, Sayısal ve Süper Lota’da, 2009'dan 2014 Aralık’a kadar tüm büyük ikramiyeler FETÖ üyelerine çıkartılmış.
Komşumuz Bergama da çok şanslı(!) ilçelerden biri.
Şans oyunlarında büyük ikramiyeler 4 yılda, 5-6 kez bu ilçeye isabet etmiş!
Bomba haber ise şu:
“Bergama’a göz altına alınanlar arasında büyük ikramiye talihlileri de var.”
Yaklaşık 200 büyük ikramiyeden söz ediliyor. Devasa bir rakam bu.
Hadi gelin siz şimdi paranoyaya kapılmayın. Şeytanın bile aklına gelmeyecek işler çünkü bunlar...
18 AĞUSTOS 2016