Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağanı,
Dünyadaki ilk çocuk bayramı,
TBMM’nin açılışının 100. yıldönümü olan 23 Nisan’ı koronavirüs tedbirleri kapsamında konulan sokağa çıkma yasağı nedeniyle, evlerimizden kutlamak zorunda kaldık.
O yüzden farklı bir 23 Nisan’dı…
Atatürk Anıtına çelenk koyma töreninde, sadece Milli Eğitim Müdürü Mehmet Güngör ve okul müdürleri bulunabildi.
Okullarda alıştığımız etkinlikler, çocukların gösterileri, cıvıl cıvıl sesleri yoktu.
Ama sokaklar boş olsa da yüreklerimiz coşkuyla doluydu…
Susurluk Ateşi, çocuklarımızın çektiği 23 Nisan videolarıyla günler öncesinden hazırlıklarına başlamıştı.
Susurluk Sevdalıları SUSEV, eski 23 Nisan gösterilerini anlatan nostaljik fotoğraflarla 100. yılı karşılıyordu.
Ömerköy Ortaokulundan, Karapürçek Şehit Mesut Nayman İlkokuluna,
Demirkapı Şeref Eğinlioğlu İlkokulundan, Beş Eylül İlkokulu’na kadar tüm öğrenciler, “Yan yana olamamamız birlikte olmamıza engel değil” diyorlardı.
Bayramda sergileyecekleri gösterileri evlerinde yapıyorlar, videolara çekip paylaşarak öyle kutluyorlardı bayramı…
Belediye araçları gün boyu, evlerinden çıkamayan çocukları neşelendirmek, yüzlerini güldürmek için sokak sokak gezerek şarkılar çalıyordu.
Coşkumuz, heyecanımız eksilmemişti.
Ve gece saat 21.00’de tek yürek olduk…
Önce Belediye Başkanı Nurettin Güney’in belediye hoparlöründen yaptığı konuşma…
Ardından şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşu
Sonrasında da hep bir ağızdan söylenen İstiklal Marşımız…
İstiklal Marşımızı bayraklarla süslediğimiz balkonlarımızdan, pencerelerimizden hep birlikte büyük bir coşkuyla söyledik.
O anda Kaymakam Osman Ateş de evinin balkonunda İstiklal Marşımızı söylüyordu.
Havai fişek gösterisinin ardından kutlamalar sona erdi.
Susurluklular olarak Millî Mücadelenin 100. yıl coşkusunu taa yüreğimizde hissederek girdik mübarek Ramazan ayına…
Ama tüm bu coşkunun ardından biraz buruk başladı Ramazan…
Ramazan için, Ramazan’a özel hazırlıklar koronavirüs nedeniyle gereğince yapılamayacak…
Mesela evlerde konu komşu bir araya gelip yufka açamayacak…
“Hadi Eyüp Sultana gidelim, türbeleri, camileri ziyaret edelim” heyecanı yaşanamayacak.
Kalabalık sofralarda iftar yemekleri yenmeyecek…
Pide kuyrukları olmadan…
Teravih namazları camilerde kılınamadan…
Biraz mahzun…
Biraz hüzünlü…
Biraz sessiz geçecek Ramazan…
