seçimler;

"tansiyonu" düşürür,

"gazları alır" dedik,

lâkin yanıldık.

toplumdaki

karpuz gibi

yarı yarıya bölünme devam ediyor

hemi de tansiyonu fırlamış haliyle.

toplum olarak

yaşadığımız ruh halınin adı tam nedir bilemiyorum,

ama

yanlışın

yanlış olduğunu söylemeyi

yanlış görüyoruz!

şehirle ilgili

bir sorunu,

bir uygulamayı,

bir yanlışı dillendiriyorsun

koro halinde

"öncekiler yaptığında..."

vb. cümleler ile başlayıp.

bugün devam edegelen hataları

sırf kendi mahallesindeki yapıyor diye canhıraş savunmaya geçiliyor.

hakaretin bini bir para!

yorumları okurken

kendimden utanıyorum!

la havle ve la kuvvete…

az akıl, az izan yahu.

birinin yanlışı,

diğerinin doğrusu değildir,

olmamalıdır.

"yanlışta,

hatada,

hırsızlıkta bile

bölünmüşlük.

arkadaşlar;

hırsızlığın,

yolsuzluğun,

yanlışın mahallesi olur mu?

"benim hırsızım iyi,

senin hırsızın kötü.."

diye birşey yoktur,

hrsız hırsızdır.

hırsızlığın partisi olmaz..

nerede, nasıl,

hangi gerekçeyle,

kim tarafından yapılıyorsa

alçaklıktır, şerefsizliktir..”

ezcümle;

şehrin,

ülkenin yarınlarına

umutla bakacaksak

o mahalle,

şu mahalle demeden,

birbirimizi dışlamadan

eğriye eğri,

dogruya dogru diyerek yol almalıyız.

aksi halde;

yarınlar dünden iyi olmayacaktır.

hem ne diyordu

Hz. Ömer;

"yanlış yaptığımızda

bizi uyarmazsanız sizde,

uyardığınız halde

sizi dinlemezsek bizde hayır yoktur..."

Selâmetle.