BALIKESİR’de olup bitenlerin farkına varmamak için ya gözlerin görmemesi gerekir, ya da statükocu..

Yazılarımı takip edenler iyi bilir. 
Sürekli vurgulamaya çalışıyorum
Görmeyen gözler görsün, duymayanlar duysun istiyorum.
Bitmek bilmeyen şarkının nakaratı gibi olacak ama yeniden söylüyorum.
Hangi siyasi düşünceye sahip olursanız olun.
İster ak olun, isterseniz kara..
Bir 8-10 yıl öncesinin Balıkesir’ine bakın, 
Bir de bugün gelinen noktaya..
Aradaki farkı görün artık.
Çünkü bu fark, öyle ufak-tefek farkedilemiyecek boyutlarda değil.
İl genelini bırakalım bir yana.
Büyükşehir’in merkezi olma yolundaki Balıkesir’e bakalım. 
Hafızalarınızı yenilemenize katkı sağlayalım. 
Çok değil 8 yıl öncesine kadar;
Organize Sanayi Bölgesinden başlayın da ‘büyük kasaba’ görüntüsündeki kent merkezine, ulaşımdan tutun da sağlığa ve üniversitesine kadar her alanda yetim kalışımızı dile getirip, “ne olacak bu Balıkesir’in hali?” demiyor muyduk.
Onlarca sorunu konuşmuyor muyduk?
Kangren haline dönüşen sorunlara “neşter vurun , artık yeter” denilmiyor muydu?
Diyorduk değil mi?
Meslek yaşamımın neredeyse çeyrek asırlık bölümü bu sorunları yazmakla geçti diyebilirim. 
Peki  şimdi hangisini konuşuyoruz bu sorunların?
“Hiçbirini” dediğinizi işitir gibiyim. 
Neredeyse yarım asırdır Balıkesirlinin diline destan olan bu sorunlar nasıl oldu da son 8-9 yılda bir bir çözüme kavuşturulurken, yeni yatırımlar kazanıldı dersiniz?
Yoksa bu sorunları, elinde sihirli değnek olan görünmez biri mi çözüme kavuşturdu?
Bunları neden mi söylüyorum tekrar tekrar..
BASİAD (Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği) başkanı hemşehrimiz İsa Tamer Çelik, 
Balıkesir’in ‘cazibe merkezi’ olma yolundaki çalışmalarından bahsettikten sonra;
“Bu çalışmalar yapılırken bu çalışmaların öncüsü konumunda olması gereken vekillerimizi de bu heyecanlı çalışmaların içinde görmek  istiyoruz. Biz onları hem ülkemizin, hem de ilimizin sorunlarını çözsün, çözüm yolları üretsin, sorunları yerinde görsün diye vekilimiz yaptık. ” diye eklemiş.
Vali ve Belediye Başkanı’nın bu noktadaki çalışmalarından övgüyle sözedip, vekillere bindirirken
Ak Parti’den Edip Uğur ile CHP’den Namık Havutça’yı ayrı tutmuş nedense!
Hadi Uğur’u anladım da,  6 aylık vekil Havutça hangi çivinin çakılmasına, hangi sorunun çözülmesine katkı sağlamış Balıkesir’e, ayrıcaklıklı tutulmak için.. 
Galiba bir taşka iki kuş vurayım hesabı 'hem İsa'ya, hem Musa'ya yaranayım' diye düşündü!
Peki soralım hemşehrimize; 
Balıkesir “cazibe merkezi” olmaya aday bir kent ise, ulaşımından üniversitesine kadar bunun alt yapısını oluşturan, konuşulmaktan çıkan sorunlarını çözen kimler acaba?
Görmek istenilmiyorsa o başka tabi..
Belli ki bazıları vekilleri sürekli yanı başlarında görmek istiyor.
‘Kapıma, ayağıma gelin ki size göreyim’ anlayışı var sanki..
Türkiye’de ve Balıkesir’de hiçbirşey eskisi gibi değil, ama bazıları hala eski alışkanlıklarından kurtulabilmiş değil..
İnsafsızlık dedikleri şey böyle birşey olsa gerek..
24 OCAK 2012