EN son söylenecek olanı en başta belirteyim;
Ortalığı fitne ateşi sarmış, sakın ortak olma..
Dün dünde kaldı, bugünden sonra bizlerin hayırlı işler yapması lazım.
Dostlar çıktığımız bu yol, bir parti davası değil, yandaşları, yoldaşları, dostları arkadaşları bir yerlere, makam mevkilere getirme mücadelesi değil. Bu dava; 1400 yıldır Hilal ile Haçın, Hak ile Batılın, kıyamete kadar sürecek olan mücadelesi, kavgası.
Ne diyor Reis;
Bu kutlu yürüyüşe, davaya yanlış yapan ben bile olsam, gereğini yapın, bütün haklarım size helâldir.
Bizler, bunu diyen bir lidere sahip olduktan sonra, kongrede seçilen 50 kişilik yönetimde Ali olmuş, Hasan olmuş, Ahmet veya Mehmet listeye konmamış bize ne!
Derdimiz davamız ise, mesele büyük Türkiye ise, mesele hak adalet mücadelesi ise, mesele dünya mazlumların hamisi, onların haykıran sesi olmak ise, sen olmuşsun ben olmuşum kavgası niye?
Enerjinizi boşa harcamayın. Size göre, bu kongrede yapılan bir yanlış varsa, düzelir altı ay sonraki kongrede.
Hepimiz bu davanın, kutlu yolculuğun birer bekçisi, neferiyiz. Milletin efendileri değil, hizmetçileriyiz.
Yüce Peygamberimiz bizlere şöyle sesleniyor bir Hadisi Şerif'te; “On veya daha fazla insana emreden kimse, adaletten ayrıldığı takdirde kıyamet günü, elleri kelepçeli, boynu zincirli olarak hesap yerine getirilir.”
Diğer bir Hadiste; “Kim bu Ümmetin başına Amir olarak geçtikten sonra adaletten şaşarsa, Hazreti Allah onu yüz üstü cehenneme atacaktır” buyuruyor Peygamberimiz.
Şimdi düşünün bakalım;
Biz bu millete efendilik taslayıp cehenneme yüz üstümü atılacağız. Yoksa milleti efendi, kendimizi hizmetçi görüp, adaletle yönetim sergileyip, mahşerde arşın gölgesinde gölgelenenlerden mi olacağız?
Silkinin kendinize gelin!
Çok iyi biliyorsunuz ki, Reis, yeni bir Kurtuluş mücadelesinin fişeğini ateşledi. Milletimiz, Devletimiz, dışarıdaki ve içerideki hainlere karşı var olma savaşı veriyor.
Gün artık kaprislerimiz den, küçük hesaplarımızdan kurtulma, ayrışma birbirimizi yerme zamanı değil.
Gün kuruluşumuzdan bu yana, eski yeni, vekiller, belediye başkanları, il- ilçe başkan ve yöneticileri, sandık müşahitleri, partimizin üyeleri ile, sımsıkı sarılma, safları sıklaştırma, kırgınlıklarımızı unutma, nefislerimizi Allah rızası için ayaklarımızın altına alma zamanı.
Zaman geçiyor, 2019 belediye, milletvekilliği ve hepsinden önemlisi Başkanlık seçimlerine iki sene kaldı.
Beyler, bayanlar, gençler;
Bu dava bir partinin iktidar olması, belediyeleri bizlerin yönetmesi davası değil. Bu dava kim vekil, kim belediye başkanı, kim il- ilçe başkanı olacak diye dünyevi hırslarımızı tatmin edeceğimiz bir dava hiç değil.
Bugün biz varız, yarın yokuz.
Sana, bana, hepimize soracak Rabbim;
Benim için ne yaptın diye. Benim için Birbirinizi sevdiniz mi diye soracak. Emanete sahip çıktınız mı diye soracak..
Benim rızamı gözettiniz mi, yetimin öksüzün dulun, garip gurabanın hakkını korudunuz mu, adaletle hükmettiniz mi, mazlumun yanında, zalimin karşısında durdunuz mu diye soracak.
Yeniler eskiler, şimdiye kadar seçilmiş tüm vekiller, belediye başkanları, il başkanları, ilçe başkanları, kadın kolları gençlik kolları, yönetim kurulu üyeleri, partimizin bu davaya canı gönülden destek veren on binlerce üye...
2019'da yapılacak seçimlerde ağlamak, kahrolmak, gelecek nesillerimizin beddualarını almak istemiyorsak..
28 Şubatlar, 15 Temmuzlar bir daha yaşanmasın diyorsak, terör örgütlerinden temizlenmesini istiyor, bu topraklar üzerinde büyük İsrail devletinin kurulmasını istemiyorsak.
Barışalım, sarılıp helâlleşelim, kardeş olalım. Bu kutlu davanın, Allah rızası için birer gerçek gönül erenleri olalım.
Aksi halde bu Millet ile bizim ayağa kalkmamız için bekleyen bu Ümmet, haklarını helâl etmez bize.
O zaman vay halimize, vay halinize.
***
Adı gibi yüreği de güzel kardeşim Abdulgafur İnan, âdeta yalvarıyor bu satırlarıyla kutlu davadaki yoldaşlarına.
Balıkesir’de yaşananları, daha doğrusu tezgahlanan oyunu az-çok bildiğimden olsa gerek, Gafur’un bu kadar çok içinin yanmasını anlayabiliyorum.
Çok küçük, mini minnacık hesaplar yapanlar ve peşlerinde koşanlar var bu şehirde. Kendilerine faydaları olmadığı gibi, ortalığı velveleye vermekten başka işleri güçleri de yok!
Dünya değişti, Türkiye, AK Parti ile birlikte değişti, dönüştü, Balıkesir gelişti, değişti.. ama fitne kumkumalarıyla onlara ateş taşıyanlar hâlâ bunun farkında değiller.
Olsalar iyi olacak.
Yoksa halleri perişan!
24 MAYIS 2017