Çayı çok severim.
-Kahve mi, çay mı- derseniz cevabım her zaman çay olur.
Eğer sabahları birkaç bardak çay içmezsem bütün gün başım ağrır.
Ama çayın benim için bunlardan başka anlamları da vardır.
Öncelikle, ayrım yapmayan bir içecektir; eşitlik sağlar.
Zenginin de fakirin de patronun da işçinin de ortak içeceğidir.
Zamansızdır; günün her saatinde içersiniz.
Çay, dostluktur, arkadaşlıktır; -Naber abi gel bi çayımızı iç- dersin, muhabbet başlar.
Çaysız sohbetlerin tadı yoktur.
Ankara’nın 2. ligdeki temsilcilerinden Şekerspor, 24 Ağustos 1982 yılında
lig öncesi 20 günlük kamp için Susurluk Şeker Fabrikası tesislerine gelmişti.
Susurluk’un doğası, sakin ortamı futbolcuların hem fiziksel hem de zihinsel olarak yeni sezona en iyi şekilde hazırlanmaları için elbette çok uygundu…
Antrenmanlar, kondisyon yükleme, taktiksel hazırlıklar, hazırlık maçları derken Şekerspor’un kamp programı sona erdi.
Şekerspor’lu futbolcular kamp süresince doğal olarak en çok uyku ve antrenmanlara vakit ayırmışlardı.
Ha bir de “çay” içmeye…
Uyku ve antrenmandan sonra bir işlevi yerine getirmek için futbolcuların ayırdığı en uzun süre çay içmek olmuştu.
Eh, antrenmanlar yorucu, uyku tatlı ama çayın yeri bambaşka…
Futbolcular için Susurluk’taki kamp adeta bir “çay turnuvasına” dönüşmüştü.
Her antrenman sonrası kendilerini çay ocağının başında buluyorlar;
-Bu sezon bir üst lige çıkarmayız- muhabbetleri arasında çay bardaklarını hızla doldurup, aynı hızla boşaltıyorlardı.
Şimdi gelelim içilen çayın miktarına…
Şekersporlu futbolcular 20 günlük kamp boyunca tam 14 bin bardak çay içmişti.
Bir çayın ortalama 3 dakikada içildiği dikkate alındığında Şekerspor açısından ortaya hayli ilginç rakamlar çıkıyordu.
Yeşil-Beyazlı ekibin “çaykolik futbolcuları”, 14 bin bardak çayı içmek için toplam 42 bin dakika,
Ya da bir başka deyişle 700 saat harcamıştı.
28 futbolcunun yer aldığı kampta 20 günde futbolcu başına 500 çay düşmüştü.
Bu da bir futbolcunun kamp süresince 1500 dakikasını çay içmek için sarfettiğini ortaya koyuyordu.
Saate vurulduğunda da Şekersporlu bir futbolcu 25 saatini çay içmeye ayırmıştı.
Çay olayı ülkede öyle ilgi çekmişti ki dönemin ünlü karikatüristi Altan Erbulak bu durumu esprili bir şekilde çizimlerine taşımış, futbolcuların saha yerine çay bardağı içinde olduğunu gösteren bir karikatür yapmıştı.
Sezon sonunda ne mi oldu…
Maalesef içilen çayların pek bir yararı olmamış.
Şekerspor ligi 11. sırada tamamlayıp, düşmekten zor kurtulmuş…