Balıkesir Eğitimde Niteliği Geliştirme ve İzleme Projesi (BENGİ) kapsamında, Şehit Turgut Solak Fen Lisesi düzenlediği “Münazara Yarışması” ile alkışlanacak organizasyona imza atmıştı.
“Gençlik dediğin böyle yetiştirilmeli” cümlesi altında görüşlerimi paylaştığım yazımda, şehitlik ettiğim tablonun beni gelecek adına umutlandırdığını not düşmüştüm.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan; “Bize sorgusuz, sualsiz biat eden cahil bir gençlik değil, neye inandığını, neyi savunduğunu, neyin mücadelesini verdiğini bilen, bunun için gereken her türlü donanıma sahip bir gençlik lâzım” diyor ya..
İşte böyle bir gençlik için ‘Münazara Yarışması’ mutlaka yaygınlaştırılmalı diyorum tekrar altını çizerek. BENGİ Projesi mimarı Vali Ersin Yazıcı’dan bunu gündemine alması yolundaki ricamı yineliyorum.
Bu kısa anekdot sonrası geçen haftadan beri aklıma takılı kalan, çıkmayan bir konuyu paylaşarak zihnimi rahatlamayı amaçlıyorum.
Her şeyin başı eğitim diyoruz ya! Her kusurun arkasında eğitim yetersizliğini arıyoruz ya! Batı ülkeleriyle aramızdaki farkı da eğitime bağlıyoruz ya!.
.
İyi, güzel de..
Nerede hata yapıyoruz?
Ana-babaya, eğitimcilere ve çocuklara kabahat buluyoruz da..
Sistemi ve yap-boz tahtasına dönüşen müfredatı neden sorgulamıyoruz?
Allah aşkına bilen biri varsa söylesin bana şu sorunun cevabını:
Eğitimde tasarruf olur mu?
Yüksek sesle "OLMAZ" dediğinizi işitir gibiyim..
Ben de seninle aynı düşünüyordum, ama Şehit Turgut Solak Fen Lisesi'nde duyduklarımdan sonra "OLURmuş" dedim..
Nasıl mı?
Anlatayım, sen de öğren ey sevgili okur.
***
GENÇLERE DEĞİL BİZE EĞİTİM GEREK!
LİSELER arası ‘Münazara Yarışması’nın finaline jüri üyeliği yapmak için gittiğim Şehit Turgut Solak Fen Lisesi’nde öğrendim ben de eğitimde tasarruf yapıldığını!
Okul Müdürü Mehmet Emin Batmaz’ın “sınıflar kaç kişilik” sorusuna verdiği cevap karşısında küçük dilimi yutacak gibi olmadım, ama şaşırdım.
Sınıf mevcutları 33 ilâ 35 arasında değiştiğini söyledi. Fiziki imkânların yetersiz olduğunu düşündüm önce.
Yanılmışım!
20-25 kişilik sınıfların oluşturulabileceği ortam varmış, var olmasına da..
Milli Eğitim Bakanlığı 30'un altında sınıf açılmasına izin vermiyormuş!
Bunu okul müdürünün odasında sohbet ettiğimiz Kaymakam Abdülkadir Demir’e aktardığımda, o da şaşırdı.
Ben şunu merak ettim, sordum; “Bir öğrenci, verilen eğitimi 35 kişilik sınıfta mı daha iyi kavrar, 20-25 kişilik sınıfta mı?”
Odada bulunan deneyimli eğitimcilerin hemen hepsi “yirmi” dedi..
Hadi eski Türkiye’de okul yapamıyor, sınıflar açamıyorduk.. Yeni Türkiye’de böyle bir sorun, sıkıntı olmadığına göre...
Arıza nerede?
Başka sorum yok!
...
------GÜNÜN SÖZÜ-----------
İnsan, eğitilmesi zorunlu olan tek yaratıktır |I.K.